İŞİN EHİLİNDEN İŞİN MÜFREDATI

  Maya Okulları kurucusu Nezir Bulut, her öğrencinin kendine has bir tarzının olduğunu belirterek, “Her çocuğun müfredatı kendi içinde gizlidir. Müfredat bireyseldir ve kişiye özeldir, biz çocuğa dışardan bir müfredat..

İŞİN EHİLİNDEN İŞİN MÜFREDATI
Yayınlanma: Güncelleme:

 

Maya Okulları kurucusu Nezir Bulut, her öğrencinin kendine has bir tarzının olduğunu belirterek, “Her çocuğun müfredatı kendi içinde gizlidir. Müfredat bireyseldir ve kişiye özeldir, biz çocuğa dışardan bir müfredat vererek değil çocuğun içinde var olan müfredatı destekleyerek ilerlemek zorundayız. Her öğrencinin kendine ait bir tarzı vardır ve ancak onu keşfederek öğrenciye yardımcı olabiliriz. Bu sebeple öğrenme kişiselleştirilmeli. Müfredat okullarda zannediyoruz, bu da eğitimin kalıcılığına engel oluyor. Müfredat telefonda, internette, sokakta ve sosyal çevrede. Okuldaki bilgiler sınava kadar unutulmamalı, sınavdan sonra unutsa da önemli değil diyen bir toplum olduk. Oysa çocuğun  hayatı için unutulmaması gereken müfredat okulda ve okul  dışındaki her yerde olmalı” dedi.


Öğretmenlerin öğrenme seyahatlerinin asla sona ermeyeceğine de vurgu yapan Nezir Bulut, “Öğretmenlik kişisel öğrenme serüvenidir, öğretmen kendi öğrenme yolculuğunu yaşarken topluma da faydalı olursa öğretmenlik yapmış olur. Öğretmeni sadece aktaran kişi olarak değerlendirerek yanlış yapmış oluruz. Eğitim yerelden beslenip global davranan bir yörünge ile yapılırsa eğitim özgünleşir. Yerelden beslenmeyen eğitim, sadece yeni kavramlar üretir ve uygulananı değil farklı olanı aramış olur. Yerelden beslenen eğitim hem ihtiyaçlara göre yol alır hem de milli hafızamızı koruyarak ondan faydalanmamızı sağlar. Diyalog güçlü olan tarafın baskısıyla yürüyor günümüzde maalesef, bu şekilde olan diyalog, diyalog değildir. Diyalog karşılıklı ve eşit yürümeli, karşılıklı bir mecra oluşturmalıdır, idareci-öğretmen, öğretmen-öğrenci diyaloğu böyle yürümelidir” diye konuştu. 


‘ARAYIŞIMIZ DAHA İYİ BULMAK OLMALI’
İnsanların eğitim arayışı sırasında iyiyi seçmek yerine popülariteye prim verdiklerini kaydeden Bulut, şunları söyledi: “Arayışımız daha iyiyi bulmak olması gerekirken popüler olanı seçiyoruz, fark yaratanı arıyoruz, dikkat çekmek için seçimler yapıyoruz maalesef. Arayışımız daha iyiyi bulmak olsa dikkatleri iç serüvenimize çekmemiz gerekir. Kadim kültürümüzde eğitimle ilgili o kadar done var ki oraya hiç dokunmadan ilerliyoruz ve hafızamızla ilgilenmiyoruz, hiçbir şey bilmiyormuşuz gibi konuşuyoruz. Hafızamıza bakınca popüler olanın doğru taraflarını görmüş oluruz ve kendi kaynaklarımızdan beslenerek dengeyi bulmuş oluruz. Kısaca eğitim hem milli hafızamızın hem de popüler olanın iyi taraflarını entegre etmeyle bizi iyi yerlere ulaştırmış olur. Okullarda gündemi sürdürüyoruz, ihtiyaçları ve değişimi görmüyoruz, popüler olana ve güzel olana göre gidiyoruz.  Çocukları geleceğe hazırlayalım derken şimdiye uyandıramıyoruz, bunu yaparken de çocukların hayallerine tacizde bulunmamalıyız onları bir kalıba sokmak yerine onların taleplerini ve yeteneklerini görmeliyiz, yapay olanı değil doğal olanı görmeliyiz ve tercih etmeliyiz. Günümüzde sadece arkadaşlıklar için,  hayran olduğu öğretmen için okula gidilir veya okul tercih edilir. Okula niçin gidilir sorusunun herkese göre cevabı verilerek okulu ve okulu talep edenleri yeniden tanımlayan bir alana evrilmeliyiz.”

Hoş Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Şifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.