DİYARBAKIR’IN ASAYİŞ GÜNDEMİ

NEREDEYSE ONLAR İÇİN SON GÜN OLACAKTI Diyarbakır’da yaşanan bir kaza ‘Dönülmez akşamın ufkundayım’ şarkısının sözlerini adeta yaşattı.  Diyarbakır’da dönüşü yasak olan yola giren hafif ticari araç karşı yönden gelen otomobil..

DİYARBAKIR’IN ASAYİŞ GÜNDEMİ
Yayınlanma: Güncelleme:

NEREDEYSE ONLAR İÇİN SON GÜN OLACAKTI

Diyarbakır’da yaşanan bir kaza ‘Dönülmez akşamın ufkundayım’ şarkısının sözlerini adeta yaşattı.  Diyarbakır’da dönüşü yasak olan yola giren hafif ticari araç karşı yönden gelen otomobil ile çarpıştı. 5 kişi yaralandı. Dönüşü olmayan ufka gitmekten çok sayıda kişi son arda kurtuldu.

Kaza, Diyarbakır’ın Yenişehir ilçesi Elazığ Caddesi üzerinde bulunan Adliye Kavşağı’nda meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, 21 KC 503 plakalı Ford marka araç dönüşü yasak olan yoldan ana yola girince karşı yönden gelen 02 AHH 961 plakalı Hyundai marka araç ile çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle her iki otomobil savrularak durabilirken, araçlarda bulunan 5 kişi yaralandı. Kazayı gören çevredeki vatandaşlar durumu 112 acil sağlık, polis ekiplerine bildirdi. Kazada yaralılar, olay yerinde yapılan ilk müdahalelerinin ardından ambulanslarla en yakın hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındı. Polis kaza ile ilgili inceleme başlattı.

 

KADIN POLİS UYUŞTURUCUYLA YAKALANDI

Diyarbakır’da aracında uyuşturucu ile yakalanan kadın polis, cinsel içerikli videosuyla tehdit edildiği için bu işin içine girdiğini ileri sürdü.

Edinilen bilgiye göre, 15 Eylül’de yapılan çalışmalarda Emine E. isimli polis memuru adına kayıtlı olan 35 AS 3645 plakalı araç ile Serdar K. adına kiralık olan 34 KV 1059 plakalı aracın Lice ilçesi kırsalına gittiği tespit edildi. Araçları takibe alan Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, dönüş yolunda durdurdukları araçlarda arama yaptı. Kocaköy ilçesi Kokulupınar Mahallesi mevkiinde durdurulan araçlarda öncü olan 35 AS 3645 plakalı araçtaki Serdar K. ve Mazlum Y. ile arkadan gelen 34 KV 1059 plakalı araçtaki polis memuru Emine E. indirilerek arama yapıldı. Yapılan aramalarda 34 KV 1059 plakalı araçta 4 kilo 600 gram toz esrar maddesi, 1 adet şarjör ve 15 adet fişek, 35 AS 3645 plakalı araçta ise 70 bin lira, 1 adet şarjör ve 15 adet fişek ele geçirildi. Gözaltına alınan şahıslar hakkında “uyuşturucu madde imal veya ticareti yapma veya sağlama” suçundan tahkikat başlatıldı.

Emniyet Müdürlüğünde ifadesi alınan kadın polis memuru Emine E., “Ellerinde cinsel içerikli video görüntülerim olduğundan dolayı bankadan tehditle kredi çektirerek, 35 AS 3645 plakalı araçta bulunan paramı aldılar. Serdar isimli şahıs Lice’ye kendileriyle birlikte gelmem konusunda elinde bulunan videodan dolayı tehditlerde bulundu. Uyuşturucu madde getireceklerini bilmediğimden dolayı gitmek zorunda kaldım” dedi.

HABERİ OLMADAN DOKTOR, AVUKAT VE UZMAN ÇAVUŞ OLDU

Diyarbakır’da yaşayan Rauf Bulut, kimlik numarası dolandırıcıların eline geçince adına birçok dava dosyası açılmaya başladı. Satış sitesi üzerinde kendisinin doktor, avukat ve uzman çavuş kimliğiyle farklı insanları dolandırdığı ortaya çıkan Bulut, hayatının şokunu yaşadı.

Diyarbakır’da yaşayan Rauf Bulut isimli bir vatandaşın kimlik numarası dolandırıcıların eline geçti. 3 ayda adına açılan dolandırıcılık dosyaları ve telefonuna gelen aramalardan dolayı karakola şikayetçi olan Bulut hayatının şokunu yaşadı. Adına doktor, avukat ve uzman çavuş kimliği ile birçok sitede satış yapıldığı ve vatandaşların dolandırıldığını öğrenen Bulut yetkililere seslenerek evinde huzur kalmadığını kaydetti. Haberi olmadan birçok olaya karışan Bulut, şimdilerde tehdit edilmeye başladı.

“İlkokul mezunuyum adıma doktor, avukat ve uzman çavuş kimliği çıktı”

Bulut, ilkokul mezunu olduğunu ve adına tasarlanan sahte doktor, avukat ve uzman çavuş kimliğinden haberi olamadığını ve birçok vatandaşın kendisinin dolandırıcı olduğunu zannettiğini kaydetti. Bulut, “Bundan bir buçuk ay öncesinden Adıyaman Kahta’dan bir kişi beni aradı, polis memuru olduğunu ve telefon dolandırıcılığı yaptığımı söyledi. Adama inanmadım, dolandırıcı sandım yüzüne telefonu kapattım. Tekrardan aradı, bir sitede dolandırıcılık yaptığımı söyledi, bunun ben olmadığını söyledim. Bende 155’i aradım beni arayanın numarasını istediler, sonra bana dönüş yaparak dolandırıcı olabilir olmaya da bilir diyerek dikkat etmemi söylediler. Üzerinden bir buçuk ay daha geçti, karakoldan beni çağırdılar, ne iş yaptığımı sordular çiftçi ve ilkokul mezunu olduğumu söyledim. Bana orada doktor kimliğim olduğunu söylediler. Adıma doktor kimliği düzenlenmiş, ben milleti alış veriş sitesinden dolandırıyormuşum. Kimlik kartına baktık fotoğraftaki ben değildim, aynı zamanda gün ve ay doğum günümde tutmuyordu. Sadece benim kimlik numaram ve adımı kullanmış. İfademi verip dolandırıcıdan şikayetçi oldum. Aradan bir hafta geçmedi tekrardan beni çağırdılar, İstanbul’dan 3 dosyam geldiğini söylediler. Alış veriş sitesinden televizyon ve telefon istemişim uzman çavuş, avukat ve doktor kimliği ile milleti dolandırdığımı söylediler. Dün de biri daha babamı aramış ve sert kayaya çarptığımızı söyleyerek tehdit etmiş. Babamda beni aradı birinin onu aradığını ve sevgilisini dolandırdığımı söyledi. Ben de o kişiyle iletişime geçtim, dolandırıcı olmadığımı ilkokul mezunu olduğumu söyledim. Kimlikte fotoğraf, doğum tarihi uyuşmuyor, kimlik numaramı kullanıyor. Bütün vatandaşlara sesleniyorum, bu kişilere inanmasınlar benim kimlik numaram ve adımı kullanıyorlar, hesaplar bana ait değil, kendi kafalarına göre araç ruhsatı yapmışlar benim arabam diye teminat olarak milleti kandırıyor. Yetkililer bir an önce bu kişiyi bulsunlar, bu iş çözülsün artık, evde huzurum kalmadı psikolojim bozuldu” dedi.

EVLAT NÖBETİNDE 750. GÜNE DOĞRU AİLELER DESTEK ÇAĞRISINDA BULUNDU

Çocuklarının terör örgütü PKK mensupları tarafından dağa kaçırıldığı iddiasıyla HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde evlat nöbeti tutan ailelerin direnişi 748. gününde de devam ederken, evlat nöbetinde 750. güne yaklaşan aileler destek çağrısı yaprak “Herkesi o gün çadıra bekliyoruz” dedi.

Çocuklarının terör örgütü PKK mensupları tarafından kaçırıldığı iddiasıyla 3 Eylül 2019’da farklı kentlerden Diyarbakır’a gelen ailelerin HDP il binası önünde başlattığı oturma eylemi 748. gününde de sürüyor. 2 gün sonra 750. güne girecek olan evlat nöbetindeki aileler direnişe destek için çağrıda bulundu. Aileler adına açıklamalarda bulunan yüreği yanık anne Ayten Elhaman, 750. günde evladını kaybetmiş annelerin korkmamasını ve eyleme destek vermesini istedi. Elhaman, “Biz anneler olarak 3 yılı aşkındır buradayız, 750. güne doğru hala buradayız, dağda tek evlat kalana kadar gitmeyeceğiz. Biz anne ve babalar olarak mücadele edeceğiz. PKK ve HDP siyasi uzantıları şunu bilsinler ki evlatlarımızı almadan buradan gitmeyeceğiz. Bu çadırı yıkamayacaklar, annelerin mücadelesini yıkamayacaklar. Dünya duysun neden sessiz kalıyorlar, bir ağaç için dünyaları yıkanlar neden sesimizi duymuyorlar. Gelsinler onlarda mücadele versinler, evlatlarını kaybetmiş annelere çağrımız korkmasınlar gelsinler 3 yıla aşkın süredir buradayız HDP’den korkmuyoruz ve çocuklarımızı almadan gitmeyeceğiz” dedi.

BABA BİNGÖL: “HDP O KADAR DELİKANLIYSA, KÜRT PARTİSİ İSE BENİ SAVUNSUN”

Çocuklarının terör örgütü PKK mensupları tarafından kaçırıldığı iddiasıyla 3 Eylül 2019’da farklı kentlerden Diyarbakır’a gelen ailelerin HDP il binası önünde başlattığı oturma eylemi 748. gününde de sürüyor. İstanbul’da yaşayan Şevket Bingöl, 2014’te Arnavutköy’de ‘Bana iş buldular, işe gidiyorum’ diyerek evden çıkıp dönmeyen oğulları Tuncay (19) için evlat nöbeti tutmaya devam ediyor. Baba Şevket Bingöl, “3 yıldır burada oturuyoruz, maalesef HDP’den herhangi bir açıklama gelmedi. Bizden kaçıyorlar çünkü suçlu, çocuklarımızı onlar götürdü, biz suçlu olsaydık biz kaçardık ama onlar suçlu. Bugün HDP olmasa PKK olmaz, evlatlarımızı götürmüş dağda ölüme terk etmiş bizi de burada. Allah rıza için gelip bize bir cevap vermeniz lazım. Bizim çocuklarımızı siz götürdünüz bizden kaçmayın. Bu işin sonu çok kötüye gidecek biz çocuklarımızı istiyoruz. Sizden para, pul, ekmek istemiyoruz, biz sadece evlatlarımız olan hakkımızı istiyoruz. Bu insanlara yazık günah değil mi, HDP olmasa PKK olmaz. PKK zaten İsrail’in kuklası onları kullanıyor, HDP’de çocuklarımızı onlara parayla satıyor. Kendi çocuklarını Avrupa’da okutuyorlar biz bunu kabul etmiyoruz. HDP diyor ki ben Kürt partisiyim hangi Kürdün partisi. Gelsin burada yanımızda otursun PKK’yı kınadığını ve evlatları istediklerini söylesin çadırı bırakıp evime gideceğim. O kadar delikanlıysa Kürt partisi ise, gelsin burada beni savunsun. Ben çocuğumu almadan buradan ayrılmayacağım her ne şartlarda olursa olsun. Tuncay oğlum bak 32 kardeşin geldi teslim oldu, ailelerine verdiler sende gel teslim ol nerede bir asker, polisi görüyorsan kaç teslim ol” dedi.

 

Hoş Geldiniz

Üye değilmisiniz? Kayıt Ol!

Hemen Hesabını Oluştur

Zaten bir hesabın mı var? Giriş Yap!

Şifrenizi mi Unuttunuz

Kullanıcı adınızı yada e-posta adresinizi aşağıya girdikten sonra mail adresinize yeni şifreniz gönderilecektir.

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.